Image by Freepik
İnsana Benzeyen Robotlar, Tüketicilerin Gerçek Çalışanlara Nasıl Davrandığını Olumsuz Etkiliyor
Yeni araştırmalar, robotların ve AI’ın daha insana benzer hale geldikçe, insanların gerçek insanları daha az insan gibi görmelerine ve onlara daha kötü davranmalarına istemeden neden olabileceğini gösteriyor.
Acele mi ediyorsunuz? İşte hızlıca bilmeniz gerekenler:
- Sosyal AI’ın algılanması, çalışanların insanlıktan çıkarılmasına yol açar.
- İnsan olmayan özelliklere sahip robotlar, insanlıktan çıkarılma etkisini azaltır.
- İnsan gibi AI’ya maruz kalma, çalışanların refahı için yapılan bağışları azaltır.
SCP’de yayınlanan bir araştırma, insanların otomatik ajanlarda, örneğin sanal asistanlarda veya servis robotlarında, güçlü sosyal ve duygusal yetenekler fark ettiğinde, bu makineleri insan zihniyle düşündükleri sonucuna ulaştı.
Bu, insanların zihinlerinde makineleri ve insanları “asimile” etmesine neden olur ve bu durum, gerçek insanlara yönelik insana özgü algının azalmasına yol açar. Araştırmacılar buna “asimilasyon-indüklenmiş insan dışılaştırma” diyorlar.
“Bu insan dışı algı, çalışanlara yönelik olumsuz tutum ve davranışlara yol açar” şeklinde açıklıyor makale.
Müşteriler çok insana benzer bir AI ile etkileşime geçtiklerinde, bilinçsiz bir şekilde gerçek çalışanları ne kadar insana benzer gördüklerini azaltabilirler, bu da çalışanların kötü muamele görmesine neden olabilir.
Bu etki, hem fiziksel robotlar hem de sohbet botları gibi bedensiz AI olmak üzere farklı türdeki makinelerde ve hem gerçek hem de hayal edilen tüketici senaryolarında gözlemlendi. Örneğin, insana benzer AI’ye maruz kalan kişiler, çalışanların refahına daha az bağış yaptılar ve çalışanlar hakkında daha sert seçimler yaptılar.
İlginç bir şekilde, araştırma, bu olumsuz etkinin, otomatik ajanın insanlardan çok farklı özelliklere sahip olması veya sadece bilişsel (düşünme) yeteneklere sahip olarak görülmesi durumunda azaldığını buldu.
Bir ürüne sadece insana benzer bir görünüm vermek, sosyal veya duygusal özellikler olmaksızın aynı problemi yaratmaz.
Araştırmacılar, daha fazla endüstrinin robotları ve AI’ı kullanmasıyla, şirketlerin bu yan etkinin farkında olmaları gerektiği konusunda uyarıda bulunuyorlar. “Tüketiciler genellikle temel sorular için sohbet botlarıyla başlangıçta etkileşime girer ve sonra insan çalışanlara yönlendirilirler,” diye yazdılar.
Eğer insanlar makinelerin insan zekâsına sahip olduğunu düşünürse, “insanların çalışanlara yönelik tutumları ve davranışları” geçici olarak kötüleşebilir.
Buna karşı çözüm olarak, araştırma, şirketlerin insanlar ve makineler arasındaki farkları açıkça belirtmelerini öneriyor. Örneğin, müşterilere bir chatbot’tan gerçek bir kişiye geçtiklerinde bunu hatırlatmak, insan çalışanlara olan saygıyı koruyabilir.
Araştırma ayrıca bu insan dışılaştırmanın çalışanları ve daha geniş toplumsal etkileşimleri nasıl etkileyebileceği konusunda endişeler dile getiriyor, tüketiciler arasında azalan nezaket de dahil olmak üzere.
Kısacası, insan gibi AI birçok fayda sunarken, insanlar ve makineler arasındaki çizgiyi istemeden bulanıklaştırabilir. Bunu anlamak, teknoloji ilerledikçe işletmelerin ve toplumun insan onurunu korumasına yardımcı olabilir.